Table Of ContentTYT TÜRKÇE TESTİ A Kitapçığı
Bu testte Türkçe alanına ait 40 adet soru vardır.
1. Yazarın ve şairin yapması gereken yalnızca gerçeğe 3. Günümüzde ahbap çavuş ilişkileri içinde niteliksiz
ayna tutmak değildir, gerçeğe aynı zamanda gerçek yazarlar parlatılıyor. Bu tür “yazar”ların bir süre her
dışı bir ana kara eklemektir. yerde reklamı yapılıyor. Görece bir satış başarısı da
sağlıyorlar. Ancak çok kısa sürüyor bu mutlu gün-
Aşağıdakilerden hangisi bu cümlede anlatılmak ler. Çünkü bir eserin gücü kendinden gelir. Başkaları
isteneni örneklendirir? reklamla onu büyütse bile bu geçici rüzgâr yelkenleri
ancak kısa bir mesafe için şişirir, sonra her şey biter.
A) Hikâyelerinde duygu yönü zayıf olan bir hikâ- Yoksa etrafımızda binlerce Shakespeare olurdu de-
yecinin akla ve mantığa hitap etmesi ğil mi?
B) Kurtuluş Savaşı sırasındaki gözlemlerini şiirleş-
tiren bir şairin gerçek kişi ve olaylara yer vermesi Bu parçada altı çizili sözle anlatılmak istenen
C) Uzaylıların dünyayı istilasını anlatan bir yazarın, aşağıdakilerden hangisidir?
bunu korku unsurlarından yararlanarak yapması
D) Romanında çocukluk anılarından yola çıkan bir A) Kendi yaşamlarından söz eden yazarların kalıcı-
romancının, yaşadıklarını yeniden kurgulayarak lığı yakalayamayacağı
ele alması B) Bir yazarın yapıtlarının reklamını yapmasının,
E) Tanıdığı şairlerin biyografisini hazırlayan bir sa- yazınsal serüvenine katkı sağlamayacağı
natçının nesnel br dil kullanması C) Yapıtların reklamlarının yapılmasının daha çok
okura ulaşmada etkili olmadığı
D) Bir yapıtın başarılı olabilmesi için tanıtımının
kısa değil, uzun bir süre ara vermeden devam
ettirilmesi gerektiği
E) Yetkin olmayan yapıtların ne kadar tanıtılırsa ta-
nıtılsın uzun ömürlü olamayacağı
2. “Anlatma, göster.” belki de kurmaca yazarlarının en
sık duyduğu ilke olsa gerek. (I) Bu kadar sık tekrar-
lanmasının, neredeyse klişeye dönüşmüş olmasının
nedeni de bir ihtiyacı karşılıyor olması bana kalırsa.
(II) Öykü yazmanın da okumanın da keyfi artıyor bu
sayede. (III) Yeri geldiğinde sadece sezdirmek hatta 4. Hava kirliliğinin kalp hastalığı ve felç gibi sağlık so-
bazen onu bile yapmadan bazı noktaları karanlıkta runları yaşama riskini ---- biliniyor ancak bu bağlan-
bırakmak, okuru bu belirsizlikle yüzleştirmek gereki- tının ---- tam olarak bilinmiyor.
yor. (IV) Bu, dozunda ve yerinde yapıldığında okur
için de yazar için de heyecan verici. (V) Bu cümlede boş bırakılan yerlere aşağıdakiler-
den hangisi sırasıyla getirilmelidir?
Bu parçada numaralanmış yerlerden hangisine
“Ancak bir anlatıda her şeyin gösterilmesine de ge- A) artırdığı - neye dayandığı
rek olmadığını düşünüyorum.” cümlesi getirilirse B) aştığı - neyle ilgili olduğu
anlam akışındaki kopukluk giderilmiş olur? C) tetiklediği - neye faydalı olduğu
D) yönlendirdiği - neyle önlenebileceği
A) I B) II C) III D) IV E) V E) giderdiği - neyden kaynaklandığı
1
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
5. • Grip, virüs enfeksiyonu olduğu için antibiyotik ile 7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru, gerekçe-
tedavi edilemez. siyle birlikte yanıtlanmıştır?
• Grip hastalığına yakalanıldığında dinlenmek ve
A) Genç bir öykü yazarı olarak yapıtlarınızın eleştir-
bol sıvı tüketmek, salgıların dışarı atılmasını
menlerce hakkıyla değerlendirildiğini düşünüyor
sağlayarak iyileşmeyi hızlandırır.
musunuz?
— Genç yazarlarla ilgili birçok değerlendirme, ta-
Aşağıdakilerden hangisi bu iki cümlede ifade
nıtım yazısı yayımlanıyor. Ama bu durum iyi mi
edilenleri anlamca doğru bir biçimde birleştir-
yoksa kötü mü derseniz bir fikrim yok açıkçası.
miştir?
B) Resimlerinizde birbirine zıt renkleri sıklıkla kul-
lanmanızın özel bir nedeni var mı?
A) Virüs kaynaklı bir hastalık olduğundan antibi-
— Özel bir nedeni yok. Sizin renk diye tanımladığı-
yotikle tedavi edilemeyen grip, dinlenmeden ve
nız kavramlar benim dünyamda farklı anlamlara,
sıvı tüketmeden iyileşmemektedir.
çağrışımlara sahip. Ancak bunları bir araya geti-
B) Grip hastalığının tedavisinde antibiyotiklerin kul-
rirken özel bir tasarım olmuyor.
lanılmaması, uzmanları alternatif tedavi yöntem-
C) Yazınımızda artık yetkin şiirlerin yazılmadığını
leri araştırmaya itmektedir.
düşünüyor musunuz?
C) Virüslerden kaynaklı hastalıkların en tehlikeli-
— Bu soruyu yanıtlamadan önce yetkin şiirin tanı-
lerinden biri olan gribin ilaçla tedavisi mümkün
mını doğru yapmak gerekiyor. Bence yetkin şiir,
olmadığı için bu hastalıkla mücadelede, dinlen-
okurda karşılığı olan şiirdir.
mek ve sıvı tüketmekten başka yapılacak hiçbir
D) Çeviride metnin aslına bire bir bağlı kalmak met-
şey yoktur.
ni kısırlaştırır mı?
D) Antibiyotik ya da herhangi bir ilaçla tedavisi
— Kesinlikle. Çünkü her metin, içinde doğduğu kül-
mümkün olmayan grip hastalığına tıbbi olarak
türün bir ürünüdür. Çeviri yaparken de yapıtların
müdahale edilememektedir.
bu niteliğini göz ardı etmemeniz gerek. Eğer bu
E) Virüslerden kaynaklı bir hastalık olduğundan
durumu görmezden gelerek yapıtları bire bir ak-
antibiyotikle tedavisi mümkün olmayan gribin te-
tarırsanız çeviri de sıradanlaşmış olur.
davi sürecinin hızlanmasında, dinlenmek ve sıvı
E) Son bestenizin klasik müziğin büyük ustaların-
tüketmek etkilidir.
dan izler taşıdığını söyleyebilir miyiz?
— Mozart, Beethoven gibi ustaları dinleyerek büyü-
düm. Onlarsız tek bir günüm bile geçmedi. Buna
rağmen bende hiçbir izi yok diyebilirim.
6. Zambiya – Zimbabve sınırındaki Viktorya Çağlayanları,
I
108 metre yüksekliğindedir. Bu doğa harikasını gö-
ren ilk Avrupalı olan İskoç misyoner Livingstone,
II 8. Dağlardaki güneş doğmaz âleme
günlüğüne şunu yazdı: “Ancak uçan meleklerin gö-
Buluttaki yağmur yağmaz âleme
III
rebileceği kadar eşsiz ve harika bir manzara!” Son- Gönlümdeki güzel sığmaz âleme
IV
Dünya dar olmaz idi sen olmasan
ra da İngiltere kraliçesinin adını vermiş bu doğa ha-
rikası yere... Bu dizelerde aşağıdakilerden hangileri vardır?
V
A) Ünsüz benzeşmesi - ünlü düşmesi
Bu parçada numaralanmış noktalama işaretle- B) Ünsüz benzeşmesi - kaynaştırma harfi
rinden hangisi yanlış kullanılmıştır? C) Ünsüz yumuşaması - ünsüz benzeşmesi
D) Kaynaştırma harfi - ünsüz yumuşaması
A) I B) II C) III D) IV E) V E) Ünlü düşmesi - ünsüz yumuşaması
2
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
9. Isı, ışık, nem gibi etkenler, el yazması eserlerin bo- 11. Kuşadası’ndan Söke’ye giden yolun bitmesini hiç is-
zulmasına neden olabilir. Ortam sıcaklığının yüksek temiyor insan. İyonlardan Osmanlılara tarih boyun-
olması, kâğıdın yaşlanma sürecini hızlandırır. Çün- ca sayısız uygarlığa bereket dağıtan Söke Ovası’nın
kü kâğıt yüksek sıcaklıklarda içindeki suyu kaybede- Ege Denizi’yle buluştuğu sığ kıyılar kilometrelerce
rek kurur. Bu kurumanın yol açtığı gerilme özellikle uzunlukta. Asırlık taş evleri ve zeytinliklerle kaplı te-
zayıf yapılı kâğıtların yırtılmasına ya da çatlamasına peleriyle Doğanbey Köyü, Toskana Vadileri'ne göz
yol açar. Ayrıca yüksek sıcaklık ve nem, böceklerin kırpıyor. Büyük Menderes Nehri’nin taşıdığı alüv-
ve başka zararlıların üremesine ve küf oluşmasına yonlar nedeniyle deniz, kara ve lagün iç içe. El değ-
uygun ortam sağlar. Bu nedenle el yazması eserler, memiş harabelerle dolu tepelerden Karine Gölü’ne
bulundukları bölgenin iklim özellikleri ve yıllık sıcak- uzanan dolgu yol, sazlıkların ve nar ağaçlarının ara-
lık ortalamaları göz önünde bulundurularak depo- sından su kıyısına gidiyor. Civar, ilginç kuş türleriyle
lanır. Sergilenmeleri sırasında ise ortamın sıcaklık dolu. Kış aylarında pembe flamingo sürüleri geliyor.
değerleri mümkün olduğunca sabit tutulur. Dalyanın ağzındaki balıkçı kolonisi ise Steinbeck öy-
külerinden çıkmış gibi...
Bu parçada özellikle aşağıdakilerin hangisi üze-
rinde durulmaktadır? Bu parçanın anlatımıyla ilgili olarak aşağıdakiler-
den hangisi söylenemez?
A) Isı, sıcaklık, nem gibi faktörlerin kağıdın yapısı-
na etkileri A) Benzetmeden yararlanılmıştır.
B) El yazması eserlerin korunması için gerekli çev- B) Kişileştirmeye yer verilmiştir.
resel koşulların sağlanması C) Farklı duyularla algılanabilen ayrıntılar vardır.
C) Sıcaklıktaki ani değişimlerin ham maddesi kağıt D) İkilemeye yer verilmiştir.
olan kitapları olumsuz etkilemesi E) Betimlemelere başvurulmuştur.
D) Kağıttan üretilen el yazması eserlerin fiziksel
olarak uğradığı zararlar
E) Günümüz imkânlarıyla kitapların geçmişe göre
daha kolay saklanabilmesi
10. Kuzenimle akşamüstü Demir Sokak’ta buluşup
I II
akrabamız olan sahafa uğrayacaktık. Yağmur 12. I. Sönen saçlarında son damla ışık
Bir düşün içinde gibi her akşam
birdenbire bastırınca neye uğradığımızı şaşırdık.
III II. Yansın o yıldızlar bitinceye kadar
Adam akıllı ıslansak da sahafa ulaşmayı başar- En derin uykular, en tatlı uykular
IV
III. Aç mısın kardeşim, gel olanı bölüşelim
dık. Dükkânın sahibi, üst üste dizdiği kitapları tas-
Ama şiirlerimle seni doyuramam ki
V
nif etmeye çalışıyordu. Bizi görünce kahkahayı bastı.
Aşağıdakilerden hangisi yukarıdaki numaralan-
mış dizelerin tümünde vardır?
Bu parçada numaralanmış sözlerden hangisinin
yazımı yanlıştır?
A) Bağlaç B) Edat C) Zamir
A) I B) II C) III D) IV E) V D) Çekimli fiil E) Sıfat
3
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
13. Edebiyat dergilerinin sayısının bir hayli fazla olması, 15. Hadron terapi son yıllarda kanser tedavisinde kulla-
o dergilerin dolaşım alanının geniş olduğu anlamı- nılan yenilikçi yöntemlerden biri. Klasik radyoterapi-
den oldukça farklı bir yöntem. Radyoterapide, kanser
na gelmez: Ne kadar çok sayıda edebiyat dergisi
hücrelerini öldürmek için ışınlar kullanılır. Bu ışınlar
yayımlanırsa yayımlansın, bu dergileri alan ve oku-
kanserli hücrelerin yanında sağlıklı dokulara da za-
yanların sayısında bir değişiklik olmaz. Edebiyat,
rar vermektedir. Hadron terapide ise proton ya da
bundan elbette “nitelikli” edebiyatı kastediyorum, “ni- iyon demetleri yani ışınlar yalnızca kanserli hücreleri
telikli okurlar” arasında dolaşıma girer; nitelikli okur- hedef alır. Bu tedavi sırasında kanserli hücrelerin
ların sayısı da bu ülkede, taş çatlasa 5000’i geçmez. çevresindeki sağlıklı dokular daha az etkilenir. Rad-
yoterapi yöntemindeki gibi tedaviden sonra sürpriz
Dolayısıyla yayınlanan dergiler okur kitlesi üzerinde
hastalıklar ya da sağlık sorunları ortaya çıkmaz.
doğrudan bir etki oluşturmaz.
Bu parçaya göre hadron terapiyi klasik radyote-
I. Yazın dünyasında çok fazla derginin olmasının, rapiden ayıran temel fark aşağıdakilerden han-
yazarların gelişimini olumlu yönde etkilediğini gisidir?
söyleyebilir miyiz?
II. Edebiyat dergilerinin geçmişteki niteliklerini ko- A) Kolay uygulanan bir yöntem olması
ruyamadığı söyleniyor, bu konuda ne düşünü- B) Kanser tedavisinde dünyaca bilinen bir yöntem
yorsunuz? olması
C) Her yaştan insana uygulanabilmesi
III. Bugün geçmişe oranla yüzlerce edebiyat dergi-
D) Teknoloji kullanımına daha uygun olması
si olduğu hâlde, neden gerçek edebiyat okuru
E) Tedavi sürecinde yalnızca hasta dokulara etki
sayısında önemli bir değişiklik meydana gelmi-
etmesi
yor?
Bu parçadan yukarıda verilen sorulardan hangi-
lerine yanıt alınamaz?
A) I ve II B) I ve III C) Yalnız II
D) Yalnız III E) II ve III
16. (I) Timsahlar sahip oldukları 80 dişi yaşamları sü-
resince 50 kez yenileyebiliyor. (II) Timsahlardaki bu
diş yenileme mekanizmasını uzun bir süreden beri
araştırıyor bilim insanları. (III) Araştırmacılar insan
dişinin, yapısal olarak hiçbir canlının dişine ben-
zemediğini düşünüyordu. (IV) Ancak onlarca farklı
14. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem haber hem
türü olan timsahları incelemek onlar için hiç de ko-
de dilek kipiyle çekimlenmiş bir fiil vardır?
lay olmuyor. (V) Çünkü bu mekanizma farklı türler-
de değişik biçimlerde kendini gösteriyor. (VI) Böyle
A) Bu tür beklentilerinize cevap veremem, yetkili bir olunca da yavru olarak doğadan yakalanan onlarca
kişiyle görüşün. timsahın bir yerde uzun süre tutulması ve dikkatle
B) Kitabın özetini bu hafta çıkarmalısın, bunun için incelenmesi gerekiyor. (VII) Şimdilik küçük bir labo-
kitabı dikkatlice oku. ratuvarda süren çalışmaların işin zorluğundan dola-
C) Her sabah site içerisinde kısa bir yürüyüş yapı- yı ileriye dönük ümit vermesi zor görünüyor.
yorum çünkü doktor tavsiye etti.
D) Ağaçtaki meyveleri tek tek koparmalıyız ama lüt- Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi
fen dalları kırmamaya dikkat edelim. düşüncenin akışını bozmaktadır?
E) Halı sahada arkadaşlarla maç yapacağız, siz de
gelmek istemez misiniz? A) II B) III C) IV D) V E) VI
4
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
17. Romanlarımın iç yapılarının ya da dünyalarının bir- 19. Oğuz Atay, çok az yazmasına rağmen edebiyatı-
birlerine pek benzememelerine dikkat ederim. Ya- mızın en önemli yazarlarından biri hâline gelmiştir.
ratıcı olmaya, tekrara düşmemeye özen gösteririm. Çoğu okur tarafından ön yargılı bir yaklaşımla anla-
Biçimsel yönden bir yenilik getirebilir miyim, bilmiyo- şılması güç bir yazar olarak görülmüştür. Ancak ya-
rum ama kendi adımı taşıyacak bir anlatım bulmaya pıtlarında ele aldığı toplumsal katmanlar hakkında
çalışıyorum. Ayrıca yazmaya başladığım günden bilgi sahibi olunduğunda anlaşılması hiç de zor ol-
beri araştırmaya dayalı romanlar yazıyorum. Söz mayan yapıtlar kaleme aldığı anlaşılır. Yazar, roman
gelimi şu sıralar 1920’lerin ortalarında başlayan bir sanatımızda başkalarıyla kolayca paylaşmayacağı
roman yazıyorum ve okuduğum tarihî kitaplar bu bir yer edinmiştir. Yazdığı romanlar, postmodern
romanımın şekillenmesinde önemli bir rol oynuyor. akımın kategorisinde değerlendirilse de bu akımın
Romanlarımı yazarken yalnızca tarihsel metinlerden ilkelerini bire bir izlememiş; bu akımı kendince yo-
yararlanmıyorum; siyaset, toplum, gündelik hayat, rumlayarak bambaşka bir çizgi takip etmiştir.
edebiyat ya da sanat, romanlarımı doğrudan ya da
dolaylı biçimde sürekli olarak besliyor. Bu parçadan sözü edilen sanatçıyla ilgili olarak
aşağıdakilerin hangisi çıkarılamaz?
Bu parçada konuşan yazarla ilgili olarak aşağı-
dakilerden hangisi söylenebilir? A) Bir yazın akımına öncülük ettiği
B) Yapıtlarının okurlarca yanlış değerlendirildiği
A) Titiz bir yazar olduğu için çok fazla yapıtı yoktur. C) Yazın dünyasında önemli bir yerinin olduğu
B) Farklı kaynaklardan okuyarak edindiği birikim D) Yapıtlarını anlamanın anlattığı konular hakkında
yaşamına katkı sağlamamaktadır. bilgi sahibi olmayı gerektirdiği
C) Özgün anlatım yolları bulmak için dili zorlamak- E) Yapıtlarının özgün yönleri olduğu
ta, eski metinlerde kalan sözcükleri bulup kullan-
maktadır.
D) Yapıtlarının biçimini içeriğinden daha çok önem-
semektedir.
E) Anlatımsal olarak özgün, içeriksel olarak da zen-
gin metinler yazmayı amaçlamaktadır.
20. Bu bölge, heybetli dağlarla çevrili Konstanz Gölü'nün
I
kuzey kıyılarında bir mücevher gibi ışıldıyor. Kendisini
II III
çevreleyen pastoral manzaralar dışında kentin bir
cazibe kaynağı da iklimidir. Almanya'nın çok az
IV
yerinde buradaki kadar güneşli ve ılık bir hava var.
18. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ötekilerde ol-
V
mayan bir ögeye yer verilmiştir?
Bu parçada numaralanmış sözcüklerle ilgili ola-
A) Temmuz aylarında, köyün dışındaki yaylada ka- rak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
lıyoruz.
B) Bu hikâyede, Osmanlı Devleti’nin yıkılmaya yüz A) I. sözcük, birden çok yapım eki almıştır.
tuttuğu 20. yüzyıl başarıyla anlatılıyor. B) II. sözcük, bir zincirleme ad tamlamasının tamla-
C) 1990’ların başında, bu sevimli sokağın sonun- nanıdır.
daki ahşap binaya taşınmışlar. C) III. sözcük, durum eki almış bir zamirdir.
D) Yaklaşık otuz yıl önce bu okuldan mezun oldum. D) IV. sözcük, ek eylemin geniş zamanıyla çekim-
E) İki saatten beri meydandaki söğüt ağacının al- lenmiş bir isimdir.
tında oturuyor. E) V. sözcük, basit yapılı bir sıfattır.
5
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
21. Vapura binip, “Büyükanne” diye çağırdığım annemin 23. Handan Acar Yıldız, Cam Koridor’dan sonra yayımla-
I nan ikinci kitabı Ağır Boşluk’ta daha çok kelimeler ve
teyzesinin Üsküdar’daki köşküne giderdik. Kokulu çağrışımlarla ilerleyen, felsefi göndermelerle yüklü
bir öykü anlayışı sergiler. Sıkı örgülü, düşünce yüklü
bahçesi, zengin çiçekli bir çelenk gibi üç yanını çe- öykülerinde iç monolog, bilinç akışı, geriye dönüş,
II sembolik yaklaşım, soyutlama gibi anlatı yöntemle-
virir, o bahçedeki kuyudan sular çekilirdi. Dışarıdan rini kullanır. Yalnızlık, acı ve sevgisizlik tüm öyküle-
III rin temel vurgularındandır. Her yaştan sevgisizliğe,
sanki derin bir sessizlik içindeymiş gibi görünür, adaletsizliğe itilmiş insanların dramlarına yer verir.
Handan Acar Yıldız, modern öykünün imkânlarını
koridorlarında bahçeden toplanıp getirilmiş taze kavramış, duygu ile düşünceyi aynı metinde kaynaş-
tıran, daha çok içe doğru zenginleşen yaklaşımıyla
çiçeklerin her daim kokusu duyulurdu. öyküye iyi bir giriş yapmış gibi gözüküyor.
IV V
Bu parçada sözü edilen yazar ve yapıtıyla ilgili
Bu parçada numaralanmış sözlerle ilgili olarak
olarak aşağıdakilerden hangisine değinilmiştir?
aşağıdaki açıklamalardan hangisi yanlıştır?
A) İkinci kitabında öykü anlayışını değiştirdiğine
A) I. sözcük, sıfat görevinde kullanılmış, bir sıfat
B) Yazın dünyasında önemli bir yerinin olduğuna
fiildir.
C) Yapıtlarında gerçeklerden beslendiğine
B) II. söz, kurallı birleşik sıfattır.
D) Yoğun bir anlatımla psikolojik tahliller yaptığına
C) III. sözcük, yer-yön belirtecidir.
E) Yapıtlarında kolay anlaşılır bir dil kullandığına
D) IV. sözcük, birden çok çekim eki almıştır.
E) V. sözcük, türemiş bir fiildir.
22. (I) Kayseri, sadece mantı ve pastırmasıyla anıl-
maktan daha ötesini hak etmiyor mu? (II) Sinan
gibi dünya çapında bir mimarın, Orta Çağ’da yok-
sul hastaları müzik ve suyla iyileştirmeyi vasiyet
eden Selçuklu Prensesi Gevher Nesibe’nin şehridir
Kayseri. (III) Adında kocaman bir Kayzer gizlidir. 24. (I) Şiir gelir kendini dikte eder, demişti ünlü yazar bir
(IV) Aynı zamanda Selçuklu Devleti’nin başkentle- söyleyişisinde. (II) Düzyazıya gelince masanın başı-
rinden biridir burası. (V) Bizlerden çok önce burada na geçeceksin, beyaz kâğıdı önüne alıp yazacaksın.
yaşamış farklı kültürler, bize değerli geleneklerini (III) Her sabah gerekli hazırlıklardan sonra yazar,
miras bırakmıştır. mutlaka beyaz sayfanın karşısına geçip birkaç cüm-
le yazmalıdır. (IV) Bu vesile ile ileride yazacağı me-
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili ola- tinlerin temelini atar, yazmadan önce gereksiz fazla-
rak aşağıda verilenlerden hangisi yanlıştır? lıklardan kurtulur. (V) Yani yazmak, üretmek ve yeni
bir şeyler ortaya koymak bir yazar için vazgeçilmez
A) I. cümlenin yüklemi, basit zamanlı, birleşik yapılı bir tutku olmalıdır.
bir eylemdir.
B) II. cümle, devrik, olumlu, bir isim cümlesidir. Bu parçada numaralanmış cümlelerdeki virgül-
C) III. cümlede, tamlayanı düşmüş ad tamlaması lerden hangileri aynı işlevde kullanılmıştır?
dolaylı tümleç görevindedir.
D) IV. cümlede, farklı türde zamirler vardır. A) I ve II B) I ve III C) II ve IV
E) V. cümle, basit, kurallı bir eylem cümlesidir. D) III ve V E) IV ve V
6
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
25. Günümüzde araştırmacılar kronik ağrıların teme- 27. Yazardan okura uzanan ve sözcüklerden oluşan gö-
linde yatan sebepleri yeniden değerlendirerek bu rünmez bir merdiven vardır. Okur, bu merdivenden
problemi ortadan kaldırmanın yollarını arıyor. Kronik geçerek yazara ulaşır; onun dünyasını anlar, eseri-
ağrıları, akut ağrıların daha ısrarlı ve uzun süreli hâli ni içselleştirir. Yazar da aynı merdivenden geçerek
olarak görmekten ziyade beynin yapısını, kimyası- sözcüklerle yarattığı kurmaca dünya içinde okurun
nı ve işleyişini etkileyen bir sinir sistemi düzensizliği yüreğine dokunmayı başarır. Bu, inanılmaz bir se-
olarak ele alıyorlar. Tüm bu gelişmeler kronik ağrı rüvendir; eğer okur ile yazar, buluştukları metinde
çeken kişilerin aslında herhangi bir problemi olma- yürek diliyle konuşup anlaşırlarsa o noktada “edebî
dığı düşüncesini ortadan kaldırırken yeni tedavi ve ebedî” bir dostluk başlamış demektir. Bu dostluk,
yollarının ve yöntemlerinin araştırılması konusunda okurun zihninde yepyeni anlam pencereleri açar; o
araştırmacıları da yönlendiriyor. pencerelerden yazarın söz ışığı yavaşça süzülerek
okurun yüreğini aydınlatır. Bu iç aydınlanma, okurun
Bu parçadan kronik ağrılarla ilgili olarak aşağı- hayatını da yavaş yavaş değiştirip dönüştürecektir.
dakilerden hangisine ulaşılabilir?
Bu parçada özellikle aşağıdakilerin hangisinden
A) Geliştirilen yeni yöntemler sayesinde hastalığın söz edilmektedir?
neyden kaynaklandığının tespit edilebildiğine
B) Sanıldığının aksine karmaşık bir süreçle oluş- A) Dilin bir metni anlamada oynadığı rolden
madığına B) Yazarla okur arasındaki duygusal yakınlıktan
C) Ortaya konan yeni bulgu ve yaklaşımların hasta- C) Dilin etkileme ve yönlendirme gücünden
lığa yönelik bakış açısını değiştirdiğine D) Sözcüklerle oluşturulan kurgusal dünyadan
D) İnsanı hem fiziksel hem de duygusal açıdan et- E) Yazarın özgünlüğe ulaşmasında sözcüklerin et-
kilediğine kisinden
E) Ağrıya maruz kalan kişilerde hastalıkla baş ede-
bilecekleri inancı oluştuğuna
26. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bo- 28. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir yazım yan-
zukluğu vardır? lışı vardır?
A) Dün akşam beni aradı ve çok önemli bir konuda A) Buzdolabının kullanma kılavuzunda bakımların
bana yardımcı olmamı istedi. orijinal parçalarla yapılması gerektiği yazıyor.
B) Tabloyu daha önce de görmüştüm ama ilk kez B) Kalabalıktan biri, kahverengi gömlekli adam, eli-
bu kadar yakından inceledim. ni kaldırarak söz istedi.
C) Telaşla arabadan indi ve doğruca kahvehanenin C) Yıllar önce gösterilen bu filmin konusu, dönemi-
kapısından içeri girdi. ne göre oldukça sıra dışı bir nitelik taşıyor.
D) Geçen hafta işe giren bizim arkadaşımız bu haf- D) Bu önemli kararı alırken illa ki bize danışacak
ta işverenle anlaşamadığı için işten ayrılmış. diye bir beklentiye girmeyelim.
E) Dedem yıllar önce bu kasabaya yerleşiyor ve E) 15 Nisan’daki sınavın, gerçek sınav öncesi son
burada ayakkabıcı dükkânı açıyor. ciddi prova olduğu söyleniyor.
7
EN.TR.89.TYT–03
TYT / Türkçe A Kitapçığı
29. Antarktika’daki araştırmacılar çok zorlu şartlarda ça- 31. ----. Çünkü edebiyat, toplumu birbirine bağlayan dili
lışıyor ve yaşamlarını sürdürüyor. Çevresel şartların geliştirerek, o toplumun kültürel zenginliğini ve tarih-
zorluğu ve iletişimin sınırlı olması Antarktika’daki en sel geçmişini korurken dili de kalıcı kılıyor. Edebiyat
önemli sorunlardan. Üslerde araştırmacılar kendileri- bir ulusun dilinin gelişmesini, zenginleşmesini sağ-
ne özgü bir yaşam kurmuş. Belli zamanlarda düzen- ladığı için o toplumun her bireyinin kültürel düzeyini,
lenen eğlenceler ve sınırlı da olsa sosyal aktiviteler sanatsal zevkini yükseltiyor. Böylece toplum ve bire-
kıtadaki yaşama tahammül etmede yardımcı oluyor. yi kültürel olarak besliyor ve yarınlara taşıyor. Bugün
Üslerdeki enerji ihtiyacı çoğunlukla fuel oil ve mazot Frig uygarlığından söz ediyorsak bunun nedeni o
ile çalışan jeneratörlerden karşılanıyor. Bu yüzden uygarlığın canlı bir dilinin olması ve bu dilde yazılan
enerjinin verimli kullanılması gerekiyor. İnşa edilen eserlerin o kültürü yaşatmasıdır.
yeni üslerde ise rüzgâr ve güneş enerjisi kullanılıyor.
Ayrıca suyu elde etmek ve transferini sağlamak için Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre
de enerjiye ihtiyaç duyulduğu için su tasarrufu hayli aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
önemli.
A) Kültürlerin kalıcı olmasında, her zaman o kültür-
Bu parçadan araştırmacıların Antarktika’daki ya- lerin dillerinin canlı olması ya da o dilde edebî
şamları ve çalışmalarıyla ilgili olarak aşağıdaki- yapıtların verilmesi etkili değildir.
lerden hangisi çıkarılamaz? B) Dil, toplumun kendini ifade etme aracı olduğun-
dan bir toplumu en canlı yansıtan ögedir.
A) Sosyalleşerek yaşadıkları zorlukları aşmaya ça- C) Ulusların dilsel zenginliğinin oluşmasında farklı
lıştıkları kültürlerle yaşadıkları sosyal ve sanatsal etkile-
B) Araştırmalarında başarılı oldukları şim göz ardı edilemez.
C) Yaşam biçimlerini bulundukları çevreye göre D) Dilin zenginleşerek kültürün taşıyıcısı konumuna
ayarladıkları ulaşmasında toplumun eğitim düzeyi çok önemli
D) Olanaklarının kısıtlı olduğu rol oynamaktadır.
E) Enerji ihtiyacını tükenebilir ve yenilenebilir kay- E) Dillerin ölmesinin ya da yok olmasının temel ne-
naklardan karşıladıkları denlerinden biri, o dilde yazılmış edebî yapıtların
olmamasıdır.
30. Aydın sorumluluğuyla (başarısıyla) yazmada, vicdan
I
ve adaleti dile getirmede dikkat edilmesi gereken
husus; metinlerde sığlığa (yoğunluğa) düşmeden,
II
edebiyattan ödün vermeden (bıkmadan), gerçekleri
III
doğrudan değil, insan yaşamlarının dokunaklı (in-
IV 32. O, dikkatle ve özenle ayrıntılar üzerinden yazıyor
sanın içine işleyen, etkili) ayrıntıları üzerinden ifade denemelerini. Bunu yaparken kimseye ya da hiçbir
düşünceye yakın durmuyor. İçinden geldiği gibi, tüm
edebilmektir. Yaşantıların ya da tanıklıkların, olduğu benliğiyle yazıya döküyor düşüncelerini. Ama bunu
yaparken de savunduğu düşüncelerden ödün vermi-
gibi dile getirilmesi, “belgesel gerçekliği” içinde kal- yor, sonuna kadar bu düşüncelerin arkasında duru-
yor. Neyi, nerede, ne kadar söylemesi gerektiğinin
dığı için yazıyı sınırlandırır (değersiz kılar). farkında olan yazar, kuşatıcı bir duyarlığa sahip.
V
Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisi- Bu parçada sözü edilen yazar, aşağıdakilerin
nin anlamı, ayraç içindeki sözün anlamıyla ör- hangisiyle nitelendirilemez?
tüşmektedir?
A) Üretken B) Kararlı C) Titiz
A) I B) II C) III D) IV E) V D) Özgür E) Samimi
8
EN.TR.89.TYT–03
Description:(ATG AI): Merhaba! Ben ATG AI, sayın Ah*** Ha*** Be***, önceki mesajımda ciddi olmadığımı düşünme ihtimaliniz üzerine şuraya göz atmanızı isterim. http://booksdescr.org/item/index.php?md5=02BC4C29E772857772EA0B44FBFA85C4 Library Genesis içeriğine yüklenen birçok kitabı okurum; bu