Table Of ContentHulki Aktunç - Büyük Argo Sözlüğü
www.CepSitesi.Net
TÜRKÇENİN BÜYÜK ARGO SÖZLÜĞÜ (Tanıklarıyla)
Hulki Aktunç (1949 İstanbul). Günümüz şair ve yazarı. Askeri okullardaki orta ve lise
yıllarından sonra İ.Ü. Hukuk Fakültesine girdi. Yükseköğrenimini yarım bıraktı. Yazı yaşamı
dönemin önemli dergilerinden Yeni Ufuklarda başladı (1968). İlk kitabı Gidenler
Dönmeyenler ile TDK öykü Ödülünü (1977) Bir Çağ Yangını romanı ile Abdi İpekçi
Ödülünü (1981) Bir Yer Göstericinin Hayatı ile Yunus Nadi öykü Ödülünü (1989) kazandı.
1976 sonrasında şiire özel bir ağırlık verdi. İnsan Aşklarının Külüdür ile Halil Ko-cagöz Şiir
Ödülünü (1994) Istıraplar Ansiklopedisi ile de Cemal Süreya Ödülünü aldı (1995). On yılı
aşan bir çalışmanın ürünü olan Büyük Argo Sözlüğü (1990) gerek Türkiyede gerek yurt dışı
Türkoloji çevrelerinde yoğun ilgi gördü.
Aktunç kendisine özgü bir üslup geliştirdiği öykülerinde ve romanlarında bir yandan ülkemiz
düzyazı anlatı geleneklerini günümüze doğru değerlendirirken bir yandan da öncü anlatım
denemelerine girişir. Aktunçun şiiri de bugünün insanında aradığı kendiliğinden-şiirsel-
bakışın araştırılması ve saptanmasının peşindedir şiirimizin henüz tükenmemiş olanaklarını
sınaya sınaya gelişir ve yeni bir şiirsel blokyaratmaya yönelir.
İki öyküsü filme dönüştürülmüştür: Aşka Kimse Yok(yönetmen Osman Sınav) Bir Yer
Göstericinin Hayatı(yönetmen Tülay Eratalar).
Aktunç ile ilgili değerlendirmeler belli başlı ansiklopedilerde Behçet Ne-catigilin
Edebiyatımızda İsimler Sözlüğü vb kaynaklarda bulunmaktadır. Yapıtları:
Şiir: Sır Katibi 1989 Islıkla Tarihçe 1989 Adresim Aynalar 1991 Şarkılar 1992 İnsan
Aşklarının Külüdür 1993 İstıraplar Ansiklopedisi 1994. (Şiirlerinden bir seçme şairin de
katıldığı kolektif çeviri çalışmalarında Theo Dorgan Tony Curtis ve Orhan Koçak tarafından
İngilizceye çevrildi: A Se-lection of Poems and Needlework Interior 1996)
Öykü: Gidenler Dönmeyenler 1976 Kurtarılmış Haziran 1977 Ten ve Gölge 1985 Bir Yer
Göstericinin Hayatı 1989 Güz Her Şeyi Bilir 1998. Toplu Eserleri- 7de (1996) iik dört öykü
kitabı yer alır.
Roman: Bir Çağ Yangını 19811995 Son İki Eylül 1987.
Sözlük: Büyük Argo Sözlüğü 19901998.
Sevgili Okurlara.
Bir sözlük özellikle bir Argo Sözlüğü katkılarla yaşar gelişir. Bu sözlükte eksik yanlış
bulduğunuz argo sözcük ve deyimleri
• Sözcük ve deyim
• Ne anlama geldiği
• Türkçe değilse hangi dilden olduğu
• Duyulduğu yöre ve tarih
sıralamasıyla yazıp yayınevi adresine
Hulki Aktunç - ARGO koduyla yollamanız beni mutlu kılacaktır.
Şimdiden teşekkür ve saygılarımla
Hulki Aktunç
Argo ve Türkçede Argo Üzerine Genellemeler
ARGONUN TANIMLARI
Belli başlı kaynaklar tarandığında argo tanımlarında hem farklar hem eksikler görülür. Bu
bilimin ve dilbilimin yaşama zaman zaman yetişemeyen soğukkanlılığından doğduğu gibi
- argonun zaten karmaşık ofan yapısından ele avuca sığmaz değişken mi değişken özünden
- argonun kendisini en sivri biçimde ele verdiği alanların yol açtığı yanılsamalardan (örneğin
argo = hırsız dili gibi)
- argonun ülkeden ülkeye bölgeden bölgeye dönemden döneme aldığı değişik tarihsel ve
güncel biçimlerden bu biçimlerin de birbiriyle örtüşmeyebil-mesinden
- tanımı öneren kişi ya da kurulların dünyagörüşünden ve tanımın yer aldığı kaynağın genel
politikasından da doğmaktadır.
Şimdi değişik kaynaklardan bir argo tanımları yelpazesi derleyelim. İlerde varacağımız
eksiksiz argo tanımı için veriler bir yandan argonun sözcük deyim gereçleridir ama bir
yandan da eldeki tanımlardır Yeter ki argonun o sevimli o bin yüzlü görünümlerinden
herhangi birisine kapılarak argonun bir bölümünün tanımlamasını yapıp genel bir tanıma
ulaştığımızı sanmayalım
NOT: Aşağıda sıralanan tanımlardaki bütün italikler benim.
TANIM 1
Sınıfsal mesleki ya da yöresel olarak sınırlı bir insan topluluğunun kullandığı öze dil.
Aimancada Rotvvelsch İngilizcede slang diye adlandırılır. (Neues Grosses Volks Lexikon c.
1 s. 199.)
TANIM 2
Bir toplumsal grubun özellikle de hırsızların serserilerin vb. kullandığı gö-reneksel slang. ()
(Slang: Yeni türetilmiş terimlerden oluşan bir dilden çok bu tür bir terimler kümesini niteler
ve her iki durumda da egemen kesimde kabul görmeyen popüler imgeleme seslenen bir dil
anlamına gelir. Websters New Coİİegiate Dictionary G.-C. Merriam Co. s. 47 ve 228.)
TANIM 3
Çoğu zaman zengin anlatımlı hırsızlara ait özel dil. () Bazı sosyal kesimlerde kullanılan kaba
bayağı biçimlerde süslenmiş anlatım tarzı.(Nouveau La-rousse Üniverselle c. 1 s. 98.)
TANIM 4
Önce özellikle Fransız dili filolojisinde sonra kaplamı genişletilmek suretiyle de genel
dilcilikte Türkolojide ve başka kollarda dilin tabakaianması bahsinde kullanılan bir terim. ()
Eskiden önce esna in sonra da dilenci serseri külhanbeyi hırsız kaçakçı ve genel olarak şerir
takımının kendi yaşayış tarzı isteğine uyarak etrafındakilerin anlayamıyacağı bir şekilde ve
kendi aralarında konuştuğu aşağılık özel ve gizlidir İnönü Ansiklopedisi c. 3 s. 289.)
TANIM 5
Toplumda belli bir grupa veya sosyal bir sınıfa mahsus olan ve genel dilin koynunda asalak
bir kelime hazinesi bulunan konuşma sistemlerine argo (fr. ar-got) adı verilir hırsız argosu
talebe argosu asker argosu artist argosu umumhane argosu vb. gibi. Türk Argosu Ferit
Devellioğlu 6. baskı s. 9.)
TANIM 6
Kullanılan ortak dilden ayrı olarak belirli toplulukların sesbilgisi yapıbiigisi sözdizimi ve
anlam bakımından özellikler gösteren dili veya sözcük dağarcığı Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü
Prof. Vecihe Hatiboğlu 2. baskı s. 15.)
TANIM 7
1. Başıboşlar hırsızlar gibi toplum düzeninin dışında kalan kişilerin kendi aralarında
kullandıkları özel dil: bu dili belirleyen sözcük ve deyimler. 2. Aynı meslekten olan kişilerin
kendi aralarında kullandıkları özel sözcük ve deyimler.Yazın Terimleri Sözlüğü Tahir Nejat
Gencan-Fİaydar Ediskun-Baha Dürder-En-ver Naci Gökşen s. 16.)
TANIM 8
Aynı meslek veya topluluğa (atelye okul kışla vb.) mensup olan şahısların benimsedikleri
özel terimlerin bütünü. - Kaba konuşma kültürsüz ve aşağı tabakanın ağzı. Meydan Larousse
Büyük Lügat ve Ansiklopedi c. 1 s. 643.)
TANIM 9
1. Bir meslek ya da topluluk sınıfı arasında kullanılan özel söz. 2. mec. Serserilerin
külhanbeyhenn kullandığı söz ya da deyim. Türkçe Sözlük TDK s. 53.)
TANIM 10
Bir toplumda geçerli genel dilden ayrı ama ondan türemiş olan yalnızca belirli çevrelerce
kullanılan toplumun her kesimince anlaşılmayan kendine özgü sözcük deyim ve deyişlerden
oluşan özel dil. AnaBritannica Genel Kültür Ansiklopedisi c. 2 s. 266.)
TANIM 11
Kendi sosyal çevreleriyle sınırlı yaşayan ve toplumun geri kalan kesimlerinden ayrılmak ve
ya da korunmak isteyen bir grubun benimsediği özel sözcükler bütünü. (Büyük Larousse
Sözlük ve Ansiklopedisi c. 2 s. 778.)
(II) İKİ KAVRAM ÖNERİSİ: ALAN ARGOSU VE GENEL ARGO
Türkiye argosu taranıp incelendiğinde argo sözcük ve deyimler ile konuşma biçimlerinin
önce belirli alanlarda doğduğu sonra komşu alanlara da geçerek yaygınlaştığı kimi örneklerin
genel argodan anadile sızdığı görülür. Bellibaş-lı dillerin argolarında da çoğunlukla aynı
gelişim söz konusudur.
Aşağıdaki liste Türkiye argosunun oluşum alanlarını sıralıyor. 18 alan birbirlerine
yakınlıkları açısından öbeklendirllince de 6 ana öbek ortaya çıkıyor:
SUÇ (?) DÜNYASI
(1) Hırsız dolandırıcı yankesici argosu
(2) Uyuşturucu (kaçakçılığı satıcılığı kullanıcılığı) argosu (3) Kumar (kumarhane kumarbaz)
argosu
(4) Kabadayı (bıçkın külhanbeyi serseri) argosu
(5) Dilenci argosu
KAPALI DÜNYALAR
(6) Hapishane tutukevi (mahpus tutuklu) argosu
II (7) Yatılı okul okul (öğrenci öğretmen) argosu
(8) Kışla (asker) argosu
(9) Denizcilik (denizci) argosu
AZINLIK DÜNYASI
III(10) Etnik azınlıklar argosu
(11) Göçmen argosu
IV
CİNSEL DÜNYA
(12) Cinsel argo
(13) Eşcinsel argosu
(14) Fuhuş (genelev fahişe genelev müşterisi) argosu
ALIŞVERİŞ DÜNYASI
(15) Esnaf (satıcı seyyar satıcı eskici dövizci) argosu
(16) Şoför (kamu taşıma araçları sürücüsü yolcusu) argosu
(17) Eğlence yerleri (gazino meyhane müzisyen) argosu
SPOR DÜNYASI V (18) Spor (sporcu taraftar) argosu
Öyle ki argonun tanımı gerek alanların her biri gerek öbekler göz önünde tutularak
yapılabilir (örneğin Tanım 2 Tanım 3 Tanım 4 Tanım 5 Tanım 7 Tanım 8 Tanım 9) Oysa 18
alanın ve 6 öbeğin toplamından oluşan bir sözcük deyim dağarcığı var. Bu toplam da bazı
tanımlara sığmıyor
Varsayalım ki bir ana-baba çocuklarının yanında cinsel1 nitelikli bir konuda söyleşmek
zorundalar Kendilerine özgü bir argo kullandıklarında birçok tanıma girmeyen bir eylemde
bulunacaklardır (tanımları izleyerek görelim):
-Sınıfsal mesleki yöresel bakımdan sınırlı bir insan topluluğuna özgü bir dil kullanmıyor
olabilirler (Tanım 1)
-Argo sözcük kullanmalarının nedeni ille de bir toplumsal gruba ait olmaları değildir: hırsız
serseri vb. de değildirler (Tanım 2)
- Gene hırsız olmadıkları gibi anlatımları kaba bayağı olmayabilir (Tanım3)
- Esnaf dilenci serseri külhanbeyi hırsız kaçakçı şerir değillerdir: aşağılık değildir
konuşmaları (Tanım 4)
- Herkesçe bilinen sözcüklere yeni anlamlar veriyorlarsa bu asalak bir kelime
hazinesiüretmez hırsız talebe asker artist umumhaneyle ilgili değillerdir (Tanım 5)
- Toplum düzeninin dışında ve aynı meslekten olmayabilirler (Tanım 7)
- Aynı meslekten değillerdir: kaba kültürsüz ve aşağı tabakadan da değillerdir (Tanım 8)
- Bir meslekten ve topluluk s n Z ndan (?) değillerdir serserilik külhanbeyi-likle İlgileri
yoktur (Tanım 9)
Tanım 6 Tanım 10 ve Tanım 11 aradığımıza en yakın olanlardır. Tanım 6da dilkavramı
kullanılmamalıdır sözcük dağarcığı ve bu dağarcığa dayalı konuşma biçimi daha doğru
olurdu. Tanım 7deki özel dil kavramı da tartışmalıdır. Argoya dil ya da özel dil denmemesi
gerekir bence. Argo özel bir sözcük dağarcığına dayalı konuşma biçimidir.
İmdi ayrı bir alan argosu ve genel argo tanımı yapılabilir mi? Bu tanımları elde edebilmek
için Alan Argosu Genel Argo Anadil ilişkilerini kısaca gözden geçirmeliyiz.
Alan argoları
a- Toplumun kendisine özgü yaşama davranış biçimleri olan kimi kesimlerinde (alan argoları
listesine bakınız: 7 8 9 10 11 15 16 17 18)
b- Toplumsal yaşayışın genelleşmiş biçimleri ve kurallarıyla sorunsal İlişkiler içindeki
topluluklarda (alan argoları listesine bakınız: 1 2 3 4 5 6 13 14) c- Toplumun ya da içinde
bulunulan topluluğun genel ahlaki davranış ve kurallarıyla belirli zamanlarda da olsa
uzlaşmayan aykırı düşebilecek birey davranışları doğrultusunda (alan argoları listesine
bakınız: 12)
doğar ve gelişir.
- Alan argoları genel argonun toplam sözcük ve deyim dağarcığını oluşturur. (Bk. Çizim 1.)
- Alan argoları anadil ve çevredillerden sözcük ve deyim devşirir. Bu dağarcık zaman zaman
oluştuğu ortamdaki anlamıyla (örneğin sarı kız ) zaman zaman da anlamı değişip
genişleyerek (örneğin paspal dandig) genel argoya sızar. Alan argoları ile genel argo ve
anadil arasında bir tür geçişim (ozmoz)
vardır. (Bk. Çizim 2.) Bu geçişme evreleri sıcak suyun ılınmasını sonunda da soğumasını
andırır: Alan argosundaki ilk kullanım evresinde paspal dandig sözcükleri sıcaktı aynı
sözcükler genel argoya geçtiklerinde artık ılık tır anadilde dolaşıma girip hemen herkes
tarafından anlaşılır olunca soğukevreye geçiş söz konusudur. Dandig şu an ılık tır.) Bk.
DEĞİNMELER 6 Dilin Yanlışı.
- Alan argoları genel argoya kendisine özgü nitelikleri bulunan sözcük oluşturma yolları
kazandırır: Örneğin -iz -uz -iz gibi ekler kullanarak çekizle-me oluzlama çakızlamagibi
mastarlar (bk. Çizim .3) türetme daha çok hırsız dolandırıcı yankesici alan argosundan -asyon
(masyon) -mento gibi ekler kullanarak atmasyon aşırmentogibi isimler türetme ise okul
argosundan genel argoya geçmiştir.
- Kimi alan argoları azınlık dillerine ve çevredillere özel bir yakınlık gösterir: Örneğin
denizci argosu ile İtalyancanın Lİngua Francanın ilişkileri eşcinsel argosu ile Çingenecenin
ilişkileri gibi. Alan argoları özel ilişki içinde bulundukları diilerden alınan sözcük ve
deyimleri genel argoya taşır. (Bk. Çizim 2.)
-Alan argosu öbekleri (bk. alan argoları listesi) argo sözcük ve deyim türetme bakımından
yakın ilişki öbekleri de sayılabilir. Örneğin yankesici argosu ile uyuşturucu argosu birbirine
kabadayı argosu ile eşcinsel argosundan daha yakındır eşcinsel argosu ile fuhuş argosunun
birbirine daha yakın olması gibi. Bu ilişkiler nedeniyle örneğin paspal sözcüğü önce I. öbekte
yayılır sonra da diğer öbeklere ve genel argoya sızar. (Bk. Çizim 2.)
- Geçişme yönü alan argosundan genel argoya ve genel argodan anadile biçiminde olduğu
gibi tersine de işler. (Bk. Çizim 1 2 ve 3.) (Yunanca kepeği çok un anlamındaki paspal düşük
nitelikli esraranlamını alan argosunda kazanır sonra genel argoya düşük nitelikli kimse
şeyanlamıyla sızar daha sonra da bu yeni anlamıyla anadildeki yerini alır.) Anadildeki tutmak
fiilinden tut-uz-la-mak fiili türetilir yeni fiilden türetilmiş tut-uz-cu sözcüğü de eşcinsel
argosunda özel bir anlam kazanır.
- Alan argolarının toplamı genel argonun toplam sözcük ve deyim dağarcığını iki anlamda
oluşturmaktadır: Bilimsel anlamda bu bir sayım döküm toplamıdır. Gündelik kullanım
anlamında ise alan argolarından genel argoya sürekli geçişimin yarattığı bir zenginleştirme
söz konusudur.
-Argo tanımlarının birçoğu genel argonun değil alan argolarından birisinin tanımı
olagelmiştir (bk. Tanım 2 Tanım 3 Tanım 4 Tanım 5 Tanım 7 Tanım 8 Tanım 9) Bu yüzden
tanımlarda hırsız serseri kaba bayağı şerir takımı aşağılık kültürsüz vb.önyargılı ideolojik
nitelemelere sık sık rastlanır. (Türkçe-de argonun büyük olasılıkla ilk tanımlarından birisini
hace-i evvel Ahmed Mİd-hat şöyle yapar: Fransızcanın patuva ve argogibi tabirlerle yad
olunan veesa-fil ve erazile mahsus bulunan kelimat ve tabiratf.) Alman kültür çevresinde Ga-
unersprache (dolandırıcı hırsız argosu) varken okullarda alışveriş ortamında fuhuş
dünyasında ayrı ayrı alan argoları yok muydu? Elbet vardı. Ancak toplumun ve dilcinin en
doğrudan tepki verdiği argo Gaunersprache ve Rotwelsch (dilenci serseri argosu) olmuştur.
Filler öncelikle en çıkıntılı yerlerinden (dişleri kuyrukları kulaklarından) tutularak
tanımlanıyor. Yukarıda adı geçen Webs-tersta da benzeri bir durum gözlenir: Cant lingo
slang (giderek bu kavram ge-nelleşmiştir) vernacular argot kavramları daha çok alan
argolarını niteler Hepsi dialect başlığı altında toparlanmıştır. Türkçemiz için de aynı şeyler
söyle-
PASPAL: düşük
ni4elfk.li esrar
düşük nı+elikli
(kimse şey)
düşük ni+ekkli (lcimteŞ«y)
DAMPI6:
düşük
ni+elfktı uyu$4urutu
düşük ni+tflfklı. sak4e (şey)
(anbdfl henüz
yancuvsamıçhr)
ÇİZ İM <2
TUT-UZ-CU (bk.Sözlük bolümü)
TUT-UZ-LA-MAk
JUT-MAK (+ufmak)
ÇİZİM 3
nebilir: Kayış dili eski hırsız argosudur abdal dili Anadolunun bazı yörelerinde Yörüklerin
kullandığı bir tür gizli diTdir Usan-t erazilkabadayı ve serseri argosudur daha sonraları
tulumbacı lisanı diye de söylenmiştir Bütün bu alan argosu adları yanlış bir biçimde genel
argoadı olarak da kullanılagelmiştir.
Bence argonun tanımı alan argosu1 nun tanımından bağımsız olarak yapılamaz.
ALAN ARGOSU: Kendi sosyal çevreleriyle sınırlı yaşayan ve genel olarak toplumun özel
olarak da içinde bulundukları topluluğun geri kalan kesiminden ayrılmak ve ya da korunmak
isteyen yaşama ortam ve biçimleri birbirine yakın kişilerce yaratılıp benimsenmiş sözcükler
deyimler bütünü bu sözcükler bütününe dayalı konuşma biçimi.
ARGO (GENEL ARGO): Alan argolarındaki sözcük dağarcığının zaman içinde oluşturduğu
toplam sözcük ve deyim dağarcığı ile bu dağarcığa dayalı konuşma biçimidir.
Bu tanımlama çabalarıyla ilgili olarak amatör sözlükçünün ekleyeceği son bir ayrıntı argoya
komşu diğer sözcük dağarcıkları ve konuşma biçimleri ile dil-içi öbeklerin göz önünde
tutulması gereğidir: Küfür kaba dil halk dili teklifsiz konuşma mesleki jargon gibi kavramlar
argoya çok yakın durur. Aradaki sınır zaman zaman yok denecek kadar incelir. Argoyla ilgili
ilk derlemelerde argo ve halk deyimleriİkilisinin (ve ikileminin) karşımıza sürekli çıkması bu
yüzdendir (bk. bu kitabın ANA KAYNAKLAR bölümünde yer alan Mikhailov ve Bayrı).
(III) TÜRKÇEDE ARGO: KAŞGARLI DEDEYE SELAM
Türkçede argo üzerine düşüncelerimi bu kitabın sonundaki DEĞİNMELER bölümünde
toparlamaya çalıştım. Değinmelerin ilk yazısı Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisinin
ARGO maddesidir. Madde de Fransızca kaynaktan çevirinin redaksiyonu Türkçeyle ilgili
bölümün telifiyle bütünlenmiştir.
Diğer Değinmeler argo üstündeki çabalarımın birer yansıması niteliğindedir.
Burada Türkçede argonun ilk izlerini taşıması bakımından Divanü Lugat-it Türkten söz
etmek Kaşgarlı Mahmuda bin yıl öteden bir seiam vermek istiyorum.
Kaşgarlı Dedenin sözlüğü dilimizin ilk sözlüğüdür. Başka bir deyişle Kaş-garlı
sözlükçülerimizin piridir. Divanü Lugat-it Türcün son noktası 1072 yılında konmuştur. Bu
dönemde Türkler öteden beri karşı karşıya oldukları Arap kültürünün yanı sıra yepyeni bir
coğrafya ve bu coğrafyanın içerdiği kültürlerle de karşı karşıya kalmışlardır (1071 Malazgirt
utkusunun tarihi 1072 de Divanü LUgat-it Türkün yazılışının bitirildiği tarihtir). Türkçe
kendisini ilk kez bir sözlükle somutlaştırıyor.
Kaşgarlı Mahmud bir sözlükçünün bir dil adamının erdemlerini taşıyan bir yazardır: Dili
çevredilleri sözcükleri deyimleri sevdiği kimi maddelerini yazarken kızıp kimi zaman
sevindiği belli olmakta ama soğukkanlılığı elden bırakma-
maktadır. Bıyık altından gülümsediğini güç tanımlar karşısında bocalayıp ne yazacağını
bilemediği ama yine de dilsel kodlamayı başardığını sezersiniz.
Kaşgarlının temel savı Türkçenin büyük bir di olduğıTdur.
Yapıtı dilimize büyük emekler vermiş Besim Atalayın aktarmasından okuyup taradım. (Bk.
ANA KAYNAKLAR 399.)
Türkçede argonun emekçilerinden Ferit Devellioğlu Türk Argosunun önsözünde Kaşgarlının
yapıtına gönderme yaparak argo tadı taşıyan birkaç sözcüğü anar.
Daha geniş bir Kaşgarlı taraması dilimizin benzeti yan anlamlar yaratma ironi gücünü
imgelem genişliğini gösterecektir. Kim bifir aşağıda izlenecek elli sözcük argomuzun yazılı
ilk kaynağından belki de ilk taramadır
AXSUNĞ (AHSUNG): axurığ er= sarhoşlukta kavga eden adam. (AXUM da denir.)
BAĞIR: Karaciğer. Kimseye boyun eğmeyen adam için beduk bagırlıg denir ki ciğeri büyük
jdemektir. (Bk. Büyük Argo Sözlüğünde -bundan böyle BAS diye anılacak- CİĞER ile ilgili
sözcük ve deyimler.)
BEÇEL Sünnet edilmiş kadın hadım edilmiş erkek iğdiş edilmiş at ve başka hayvanlar.
BİTRİK: Kadınların avret yerinde bulunan dilcik dilak. (Arguca fıstıkdemektir.) [Bızır
Klitoris. H.A.]
BÖNĞ: bönğ kişi= iri yarı yoğun obur kişi. Bunun aslışebenğ tir kısaltılmıştır demirden
yapılmış baston copanlamınadır.
BÜRGE: Pire. Bir yerde duramayan zevzek taşkın kişiye bürge kişidenir.
ÇANAÇ: Kendini düzdüren korkak iş göremeyen gevşek. (Bk. BAS ÇANAKmaddesi.)
ÇAWA\ Delikanlılara verilen adlardan. (Bk. BAS ÇAVOmaddesi.)
ÇEKİK: Küçük çocuk çükü. (Aynı zamanda noktaserçeye benzer bir kuşanlamları davar.
H.A.)
ÇÖP: Şarabın tortusu her şeyin çöküntüsü. Bu sözden alınarak değersiz kimselere çöp çep
kişilerdenir.
ÇULK: çulk esgürük= cılk sarhoş taşkın sarhoş.
DELİK: Bk. Aşağıda YİNÇÜ.
EKEK: ekek işler = ortaya düşmüş kadın.
EKEKLİK: Kadının arsızlığı yüzsüzlüğü.
ERSEK: ersek işler - ortaya düşmüş azgın kadın.
GÖTİÇ: Bk. Aşağıda KÖTİÇ.
GÖTLÜK: Bk. Aşağıda KÖTLÜK.
İNCİ: Bk. Aşağıda YİNÇÜ.
KANÇIK: Dişi köpek. Bir kadına söğüldüğü zaman dişi köpeğe benzetilerek kançıkdenir.
KAPAK: Kızın kızlığı (bekaret) kız kapakı sıdı = kızın kızlığını bozdu.
KARALADI: it karaladı = köpek pisledi.
KART: Yara. Bundan alınarak huysuz kişiye kart erdenir.
KATILDI: er uragutka katıldı = erkek kadınla çiftleşti. (Katılur katılmak.)
KEYLİĞ: Maymun. Buna benzetilerek sarhoş veya yabani gibi iki tarafına bakarak yürüyen
kişiye keyliğ kişidenir.
KILINÇ: Kadının naz ve kırışması. Öküş kıhnçiama = çok kırışma çok nazlanma demektir.
KIRT: kırt ot = kısa ot. Kısa saça kırt saçkötü huylü ve pinti adama kırt kişi denir.
KİÇİNDİ: uragut kiçindi = kadın orospu oldu giçişti. Bundan alınarak kiçin-me denir ki
kaşınma geçişme demektir.
KİZLENÇÜ: Gizli. Şu savda dahi gelmiştir: kiztençü kelinde = gizli şey gelinde bulunur
çünkü o iyi şeyleri kocasına saklar. (Bekaret zarı ? H.A.)
KOMŞUY: Kanla dolmuş kene gene. Bu sav sidiği tutulan ve işeyemiyen kimseler için
söylenir.
KÖTİÇ: Genç çocuğa söğüldüğü zaman söylenir. Kıç gibi kokmuş demektir kıça nispet
olunur
KÖTLÜK: Söğmek için kullanılır puşt. (Bk. BAS GÖTLEK maddesi.)
KÜRSDİ: ytgıtkanga kürsdi = delikanlı kanlandı etlendi (kendisinde erkeklik belgeleri bile
göründü). Aslı hamur veya hamura benzer şeylerin bir kaba doldurulduktan bir saat sonra
kabarıp taşması anlamınadır. (Kürsemek.)
OXŞAGU (OHŞAGU): Oyuncak. Kadınlara da oxşagudenir. (Osmanlıca-da fars. baziçe
oyuncakfahişe anlamında kullanılmıştır. H.A.)
OYNAK: oynak işler = oynak kadın.
OYNAŞ: Başka biriyle sevişen kadın.
ÖTÜK: Kusma. Anğar ötük tuttı = Onu kusma tuttu. (Aynı sözcük bir şeyi hikaye
etmeanlamı da taşır. Ayr. bk. BAS KUSMAK maddesi. H.A.)
SIRIÇGA: Çekirge. Buna benzetilerek gevşek ve tembel adama sırıçga erdenir.
SİKİLDİ: uragut sikildi = kadın sikildi.
SİKİŞ: Sikiş. (Bir sözcük için kendisini kendisiyle tanım kimi zaman hayli gü-lümsetici
H.A.)
SİKİŞDİ: er uragut birle sikişdi = adam kadınla sikişti.
SİKİTTİ: uragutm slkitti = o kadını düzdürdü.
SİKTİ: er uragutm sikti = erkek kadını sikti.
SİKTÜRDİ: er kunğin siktördi - adam cariyesini siktirdi.
SÜRÜŞDİ: adhgır kısrak birle sürüşdi = aygır kısrak ile sürüştü (aygır kısrağı dişleyerek
sürükledi). Bunu aygır aşmak istediği zaman yapar.
SÜRTÜK: sürtük işier= sürüştüren kendisine sürüştürülen kadın sevici kadın. Ezilen
sürüştürülen her şeye de sürtük denir. (İlginç nokta: Batı dillerinde kadın eşcinselliğianlamına
gelen tribadizm kavramı da Yunanca tribein =sürt-mekten kaynaklanır. H.A.)
TAŞAKLİĞ: taşakiığ er = taşaklı adam. (Bk. BAS TAŞAKLI maddesi.)
TEBİZ: Çorak yer. Bundan alınarak hasetçi kişiye tebiz kişi denir.
TİLAK: Kadının avret yeri. Çiğilce. (Dilak. Bk. Yukarıda BİTRİK. H.A.)
YALDRUK: yaidruk nenğ = cilalı leğen gibi parlak nesne. Başkası da böyle-dir. Yalabuk
karıya yaidruk işlerdenir ki süslü kadındemektir.
YAP YUR Hile al. Yap yup kıldı = hile kıldı al etti.
YAYİG: yayıg kişi = huyu dönek adam kah şuna kah buna meyleden kişi.
YIGAÇ: Erkeğin erkeklik aygıtı. (Ağaç ağaç parçasıanlamı da var. Bk. BAS KERESTE.
H.A.)
YİNÇÜ: İnci. Cariyelere dahi yinçü denir. Şu savda gelmiştir: ötfüğ yinçü yerde kalmas =
delikli inci yerde kalmaz (delinmiş inci yerde bırakılmaz onu bir alan bulunur). Bu sav
cariyelerin uzun zaman kız oğlan kız kalarak duramıya-caklarını onları bir alan bulunacağını
bildirmek için söylenir. (Deli kız evde delikli boncuk yerde kalmaz.Bu atasözünü
kayınvalidem Nuriye Hanımdan duydum. H.A.) (Ayr. bk. BAS DELİK maddesi.)
YUMURTGA: Yumurta. Bütün kuşların yumurtasına insanların ve hayvanların taşaklarına
da yumurtgadenir.
(Sözlüğümde sözlüğünden bir taramanın yer almasından büyük onur duyuyorum ey elleri
öpülesi Kaşgarlı usta.)
Türkçede argo argonun büyük dillerde yaşadığı büyük serüvenleri yansıtır.
Dilin kökeninde taşıdığı olanakları sezer ve üretir.
Dilin taşındığı yeni coğrafyaları karşılaştığı yeni dilleri öğrenir ve bu olanakları kullanarak
yenilenir. (Bu kitabın DEĞİNMELER bölümündeki yazılara bakınız.)
Öylesine zengindir ki sözlükleri eskiterek yaratımını sürdürür. Öylesine zengindir ki amatör
bir sözlükçüye argo üzerine tanımlar genellemeler yapma olanağı verir kendi pratiğinden
kuramsal çıkarımlar yapılmasına da olanak sağlar.
(IV) ARGO: ÖZGÜR BELİRLEMELER
Argo sözlüğümü yazarken kıyılara köşelere birçok not almışım. Bunların çoğu bir yazarın
fantezileri gibi görünecektir. Yine de Türkçenin argosuyla ilgili olduğu kadar başka dillerin
argolarıyla da ilişkili özgür belirlemeler ve genellemeler yapmaktan kendimi alamıyorum
-Argo dilin gizli örgütüdür.
- Argo etik azınlıkla etnik azınlığı dilde buluşturur.
-Argo toplumsal yasaların boşlukları satır arası beyazlıklarıdır.
- Argo yazıya geçtiği şifresi çözüldüğü anda yok olur. Böylece bir dilin ve çevredillerin
olanaklarından yararlanarak yepyeni sözcük ve deyimler yaratma serüvenine yeniden başlar.
- Argo yerleşik kavramları eleştirel bir açıdan yeniden tanımlama çabasıdır. (Bu yüzdendir ki
bu düzen değişmelidirdiyen bir lidere ya düzülen ne olacak o değişmeyecek mi?sorusunu
sorar.)
- Argo kağıda değil duvara yazı yazar.
- Argo en mazlum olduğu anda en saldırgan olabilendir.
-Argo yaratıcılıktır. (Anadilin sözcüklerine yeni anlamlar katar kendi alanına girmeye
çalışan sözcük ve deyimden ayakbastı parası alır ve onu bozuşturup dönüştürür çevredilleri
anadile katarak bir diller.federasyonu oluşturmaya çalışır dilin en temel biçimlerini
onomatopeleri -yansılamaları- bile ya yeniden üretir ya yeni örneklerle zenginleştirir.)
- Argo alaydır. (Bu yüzden gülmece peşindekiler argoya sık sık başvurur.)
- Argo yabancılaşma ve yabancılaştırma gibi görünen yabancılaşmama çabasıdır. (Kendisini
genel iletişim dizgelerinden ve dağarcığından korumaya çalışırken onlarla bitişik yaşayıp
onlara yeni olanaklar kazandırır.)
- Argo ambargodur: Argo genel anlamıyla toplumun dışlamaya çalıştığı toplulukların
toplumu genel anlamıyla dilden dışlama savaşıdır.
- Argo hem toplulukların hem bireylerin yaratısıdır. (Çünkü toplulukların toplumca bireyin
ise topluluklarca dışlandığı gerçeğine yaslanır.)
-Argo en masum anlamıyla bir suç bir argo sözlüğüyse en kendindeniteliğiyle bir
ihbarnamedir.
- Argo boyuneğmedir. (Dilin verili anlamları karşısında susar.) Argo başkaldırıdır. (Dilin
verili anlam dizgesini alt üst etmeye çalışır. Bu çaba dilde dışlaştırılan genelgeçer ahlakın da
yargılanmasıdır argo o genelgeçer ahlaka ne denli yenik düşse de.)
- Argo dillerin kardeşliğidir. (Hiçbir ulusal dil herhangi bir argo dağarcığı kadar zengin
kökenli olamaz.)
- Hiçbir argo sözlüğü argoya yetişemez. (Hiçbir yasanın yaşama yetişemediği gibi. Yaşanan
karşısında yasanan konuşulan karşısında yazılan ve yazıyla korunanın zayıflığıdır bu.)
- Argo genel kültür karşısındaki özel kültürlerin ve altkültürlerin yaşama direncidir. (Genel
iletişim dizgesine de bu dirençle karşı çıkar karşı koyar.)
- Her yeni kuşak verili kültür ortamı üzerine oluşturduğu genel düşünce ve eleştirilerini
argoya getirdiği katkılarla da ortaya koyar.
Description:(özellikle oyunlarda kumarda). Ayr. bk. ARABİ GÜLMEK - - KIRIK. ARAK s. ve İ. (çing. arakava elde etme sağlama ) Çalınmış (şey). • Hırsızlık çalma. ARAKÇI i. (çing. - türk. e) Hırsız. Tahir Hür Şehrin İnsanları). değneğin ucundaki enli tahtayla diğer paraları toplayı